Işın Karaca: “Haksız rekabet çok. Parası olan bastırıyor. Gerçekten müzik yapmaya çalışan bir şey yapamıyor. Acayip bir sistem var.”
Röportaj: Ecem Saral @eceminsectikleri
Fotoğraf: Halil Güzel @halilguzel
Women’s Style Türkiye: Siz, popüler müziğin çıkardığı son starlardansınız. Bunu sadece muhteşem bir sesle açıklayabilir miyiz?
Işın Karaca: Benim çıkışım 2001, benimle birlikte Funda Arar çıktı. Düşünüyorum, biz gerçekten bir meziyetimiz olduğu için ünlü olduk. İyi şarkı söylüyoruz, girdiğimiz her yerde ışık saçıyoruz. Hayat felsefemiz müzik üzerine kurulu ve bunun eğitimini aldık. Yargı dağıtıyormuşum gibi algılanmasın ama bugün gördüğümüz köy kılavuz istemiyor. Ünlü olmak artık dünyanın en kolay şeyi, bizim ülkemizde daha da kolay. ‘Canım istedi bir şarkı söyleyeyim, canım istedi bir TikTok çekeyim…’ Eee? Eski sistemle bugünün alakası yok. Kimse elini taşın altına koyup da gerçekten işin mutfağına girmiyor. Emek vermiyor.
W.S.: Geçen gün bir tweet attın Youtube ‘tık’larıyla ilgili…
I.K.: Evet. Şundan bahsediyordum: Diyelim ki single çıkarttım. Adama para verip, “Youtube’ta şarkımı çok tıklat” diyorum. O da hababam tıklatıyor. Yani bu tık’lar bir kredi kartı numarasına bakıyor. Ama besteci de zannediyor ki çok ‘tık’ alınca şarkı tuttu. Şarkıcıları sokakta görünce tanıyan yok!
W.S.: Star olduğunuz dönemden bu yana rekabet çok daha acımasızlaştı.
I.K.: Haksız rekabet çok. Parası olan bastırıyor. Gerçekten müzik yapmaya çalışan bir şey yapamıyor. Acayip bir sistem var.
W.S.: Sahneye çıkabilen ses çok az…
I.K.: Funda (Arar), Ebru (Gündeş), Sıla var. Demet (Akalın) mesela, “Playback işini ben başlattım, ben bitiririm” dedi. Şimdi kulüplerde büyük orkestralar kuruyor ve çok keyif almaya başladı.
W.S.: Türkiye’nin içinde bulunduğu gerilimden en çok sahneler etkileniyor. Seni de etkiledi mi?
I.K.: Etkilemez mi halen de etkiliyor ve birçok hepimizin isi iptal oluyor burada ekmek yiyen sadece biz değiliz müzisyenler organizatörler menajerler vs vs liste uzun…
W.S.: Sert bir ifaden var, dışarıdan bakan korkar… Ama öyle değilsin, anaç bir kadınsın. Sert görüntün maske bence…
I.K.: Sürprizden nefret ederim, kontrol manyağıyım. Almamam gereken bütün yükleri alıyorum. Bunu törpülemeye çalışıyorum. Anladım ki herkes rahatsız bu durumumdan. Sert görüntüye gelince… Hayatla barışığım. Belki çok darbe yemiş olmamla ilgili bir kalkan olabilir.
W.S.: Bazıları pandemide gerçek bir aydınlanma yaşadığını söylüyor. Bazıları da ‘pandemi bile insanları uslandırmadı’ diye düşünüyor…
I.K.: Ben çok şanslıyım; İzmir Urla’da ve Londra’da evim var. Pandemi başladığından beri Urlada’da ki evimizdeyiz. İş zamanı İstanbul’a geliyoruz. Kendi adıma pandemiden alacağımı aldım, çünkü hep üreterek geçirdim. ‘Yeni dünya düzeni’ dedikleri şey bize neyi dayatacaksa, buna hazırım. Ama teknoloji de öyle bir noktaya geldi ki, faydası kadar zararlarını da yaşıyoruz.
W.S.: Sizi Can Yapıcıoğlu ile bir arada tutan şey nedir?
I.K.: Bir kere müzik tutkusu… Ortak tutkular aşkı da besler. Öyle sadece “Ten çekimi var, çok hoşlandım” gibi duygularla olacak iş değil. Birlikte üretebilmek çok önemli. Bir de Can dünyanın en ılımlı adamı. Ayol arada bir kavga etmek istiyorum, edemiyorum. Delireceğim yani. (Gülüyor) O kadar sakin ki… “Haklısın” deyip bırakıyor. Ben haklı olmak istemiyorum, kavga etmek istiyorum ya… Ama böyle çok iyiyiz. Dünyanın en güzel adamıyla beraberim. Sabah uyandığında bile o kadar güzel gülüyor ki… Allah nazarlardan saklasın. “Kem gözlere şiş” diyelim.
W.S.: Gelelim yeni projelerinize
I.K.: Bu yıla çalışarak girdim ve devamı gelecek bir albüm hazırlığı içindeyiz az kaldı ve sürpriz projeler de olacak bakalım neler var hep birlikte göreceğiz dolu dolu bir isim karaca görecekler.
Kapak Başlığı: “Ünlü olmak artık dünyanın en kolay şeyi…”
Ara Başlık: ” Düşünüyorum, biz gerçekten bir meziyetimiz olduğu için ünlü olduk.”
Ara Başlık 2 : “Şarkı tık’ları bir kredi kartı numarasına bakıyor!”