Christian Louboutin, yirmi yıldan uzun zamandır kadın vücudunun doğal kıvrımlarını hem benimseyen hem de güzelleştiren, biçimli stiller tasarlamaya odaklı. Bu ideolojiyi 2013 yazında yeni seviyelere taşıyan tasarımcı, lanse ettiği Nudes kapsül koleksiyonuyla klasik stilleri o zamana dek adı duyulmamış beş ten renginde sundu. Koleksiyonun ardındaki konsept basitti; farklı ten renklerine sahip kadınlara kendi tonlarında bir ayakkabı sunmak. Böylece, bacakların daha uzun olduğu hissi yaratılarak kadın vücudunun doğal formu vurgulanabiliyordu. Aileye geçtiğimiz ilkbaharda Matilda no.2 ve Toudou no.7’nin eklenmesiyle ten renkleri beşten yediye çıktı. Ardından aileye sivri burunlu babet Solosofia katıldı.


Şimdi ise Christian Louboutin, dikkat çekici iki yeni stil sunarak pudra rengi bir ayakkabının ‘sade’ bir gardırop parçası olduğu nosyonunu yıkıyor. Bunların ilki Christeriva, markanın favori temaları arasında yer alan baleden esinlenilerek bileğe dolanan, topuklu bir ayakkabı. Christeriva, ten rengi grogren kurdeleleriyle etkileyici, modern ve feminen bir siluet oluşturuyor. Baleden aldığı ilhama sadık kalan ayakkabının bileği saran kurdelesi, Christian Louboutin’in çalışmalarında sıkça görülen giyinme ve soyunma fikirlerini çağrıştırıyor. Yedi ten renginde sunulan ayakkabıların burnundaki ultra yumuşak napa derisi, çift fiyonklu grogren kurdeleyle tamamlanıyor.

Cherrysandal platform sandaletler ise Christian Louboutin’ın ‘Nude bir renk değil, bir kavramdır’ felsefesini temsil ediyor. Cherrysandal sandaletlerin güçlü stili, tasarımcının İlkbahar/Yaz 2017 koleksiyonundaki ‘Le Temps Des Cerises’ (Vişne Zamanı) temasını yansıtıyor. Ayakkabının arka kısmındaki şeffaf PVC parça, ayağı koruyup sağlam durmasını sağlarken bir yandan da bilek bandının bağımsız olduğu algısını yaratıyor.