“Oyuncu olmaya 5 yaşında karar verdim” demişsiniz bir röportajınızda. Oldukça küçük bir yaş değil mi bu hayata dair karar almak için. Neler etkiledi sizi bu konuda?
Hayal kurmak, benim çocukluğumun vazgeçilmeziydi. Kurduğum hayallerde başka karakterlere bürünmek… Televizyon ve kameranın arkasına merakım çoktu. Sonra bir ajans aracılığıyla projelere audition bırakmakla başladı yolculuğum. Okul tiyatrolarında oyunlara katıldım ve liseden sonra konservatuvara başladım. Şu an dönüp baktığımda şanslı bir çocuk olduğumu düşünüyorum. Çünkü ne istediğimi erken keşfetmek meslek seçiminde bana vakit kaybettirmedi.

Yaşamınızda hep böyle planlı olmayı mı seversiniz?
Genelde hislerimle hareket etmeyi seviyorum. Kalbimden geldiği gibi davranıyorum. Bu biraz da karakterimin özelliği, mantık benim işim değil. Ama genelde kararlarım hiç plansız olmaz, doğaçlama gelişmiştir. O an istediğim gibi davranırım, mantık değil hisler beni yönlendirir.

10 yaşından beri setlerdesiniz. Genç yaşta ünlü olmak, herkes tarafından bilinmek size nasıl hissettiriyor? Bu kadar genç yaşta üzerinizde baskı hissettiğiniz oluyor mu, yoksa bunu çok önemsemiyor musunuz?
Bence bu bir avantajdı benim için. Genç yaşta ekran önünde olmak herkesin sevgisini kazanmaktı. Seyirciyle beraber büyümek, onların ailesinden bir kız hissi yaratıyor. Yolda beni çevirdiklerinde sanki tanışıyormuşuz gibi davranıyor insanlar, güzel bir durum bu.

Çoğu kişinin gezip tozduğu bir yaşta bu kadar yoğun çalışıyor olmak size haksızlık gibi geliyor mu bazen? Halinizden memnun musunuz? Kendinize vakit ayırabiliyor musunuz?
Bu durumu da bir avantaj olarak görüyorum. Bu sayede basamakları daha erken çıkmaya başladığımı düşünüyorum. Halimden çok memnunum, kendime vakit ayırma konusunda ise uzmanım.

Boş vakitlerinizi nasıl geçiriyorsunuz?
Piyano kursuna gidiyorum, spor ve yemek yapmayı seviyorum. Film izlemek ve küçük seyahatler ise vazgeçilmezim.

İKİYÜZLÜ İNSANLAR BENİ ÇOK KIZDIRIYOR

Peki, sizce çocukluğunuzu yaşayabildiniz mi? Nasıl anılarınız var aklınızda kalan?
4 kardeş olmanın şansını yaşadım hep hayatta, en çok da çocukluk dönemimde… Kalabalık, hep birlikte o kadar çok güzel anılarım var ki… Birbirine bağlı bir ailede büyümenin ne kadar özel olduğunu şimdi geriye dönüp bakınca daha iyi anlıyorum.

Devam eden diziniz Kırgın Çiçekler, oldukça dram yüklü bir dizi. Genç yaşta bu kadar dram ve üzüntünün içinde olmak sizi etkiliyor mu?
İşi işte bırakmayı seviyorum. O, sadece oynadığım bir karakter, gerçek hayatıma etkisini taşımayı sevmiyorum.

Dizide arkadaşları için her türlü fedakarlığı yapan, haksızlık karşısında dik duran ve hep ciddi olan Songül karakterini canlandırıyorsunuz. Gerçek hayatta kendinizi nasıl bir kadın olarak tanımlıyorsunuz?
Yalana, haksızlığa maruz kalmak ve ikiyüzlü insanlar beni en çok kızdıran şeyler. Sevdiklerimi mutlu görmek ve onların neşesi ise benim için en mutluluk verici duygu. Onları mutlu etmeye ve sürprizler yapmaya bayılırım.

Oyunculuğunuz, profesyonel yaşamınızla ilgili geleceğe yönelik nasıl hayalleriniz var?
Kaliteli bir eğitmen kadrosu olan Kadir Has Üniversitesi’nde lisans eğitimi aldım ama daha bitmedi. Onu bitireceğim. Bir de yurtdışında yüksek lisans yapma hayallerim var.

HEYKELTIRAŞ OLMAK İSTERDİM

Sizi Jennifer Lawrence’a benzetiyorlar. Siz ne düşünüyorsunuz?
Hoşuma giden bir benzerlik. Çok beğeniyorum ve özeniyorum.

Henüz gerçekleştiremediğiniz hayalleriniz var mı?
Tabii ki var, hiçbir zaman da bitmeyecek.

Oyuncu olmasaydınız hangi mesleği yapmak isterdiniz?
Heykeltıraş olmak isterdim. Şekiller arasındaki ilişki, zihinde tasarım evresi ve yeni şeyler yaratmak bana çok özel geliyor.

Geriye dönüp baktığınızda pişmanlıklarınız, hatalarınız olduğunu düşünüyor musunuz? Değiştirmek isteyeceğiniz ne olurdu?
Hatalarım oldu ama olsun, her şerde bir hayır vardır. Tecrübeyle büyüyoruz, değiştirmek isteyecek kadar büyük bir pişmanlığım olmadı.

Artık sosyal medyasız olmuyor. Siz ne kadar ve nasıl kullanıyorsunuz sosyal medyayı? Örneğin Instagram hesabınızı kendiniz mi yönetiyorsunuz?
Evet, kendim yönetiyorum. Olumlu, olumsuz eleştirileri mutlaka değerlendiriyorum. Çok tatlı takipçilerim var.

BEYAZ VE TURKUAZ BENİM RENGİM

Modayı takip eder misiniz?
Evet, modayı takip etmeyi çok seviyorum. Trend ürünleri tercih ediyorum.

Giyim tarzınızı nasıl tanımlarsınız?
Spor, rahat ve sevimli.

Giyimde sizi yansıtan renkler hangileridir?
Beyaz ve turkuaz

Bu yaz üzerinizden çıkaramadığınız aksesuar ya da kıyafetiniz ne oldu?
Tüm yaz tatildeydik ve elbiselerim vazgeçilmezim oldu. Takılarım ve güneş gözlüğüm de tamamlayıcı aksesuarlarımdı.

Gelinliğinizi seçerken aklınızda belli bir model var mıydı? Özel olarak mı diktirdiniz?
Benim için önemli olan abartıdan uzak, yaşıma uygun, beni olduğumdan farklı göstermeyecek, kendimi özel hissettirecek, beni yansıtacak bir tercih olmasıydı. Kendimiz tasarladık modeli ve diktirdik. Sonuçtan çok memnunum.

ARAMIZDAKİ ELEKTRİK İLK GÜNDEN BERİ VARDI

Yakın zamanda, hayranlarınızın da beğeniyle takip ettiği güzel bir düğünle evliliğe adım attınız. Eşinizle aşk hikayeniz nasıl başladı? İlk görüşte mi?
Aynı sektördeyiz. O kamera arkasında çalışıyor. İki sezondur Kırgın Çiçekler setinde birlikteydik. Zaten aramızda ilk günden beri bir etkileşim vardı ama bu kendimize itiraf edebildiğimiz bir durum değildi. Ta ki geçen yaz Ağustos ayına kadar… Sonra sevgililik süreci başladı, kısa süre içinde de evlendik.

Onda sizi etkileyen ne oldu? Hangi özellikleri sizin için vazgeçilmez?
Sevgisi ve aşkla bakması beni etkiledi. Beni ben olduğum için seviyor olması, inancı, vicdanı ve merhameti benim için vazgeçilmez özelliklerinden.

Evlilik size ne ifade ediyor?
Huzur, sakinlik ve güven.

Henüz bekar olanlara tavsiye eder misiniz?
Her dönemin ayrı bir özelliği var, tadını çıkarın derim.

Çocuk hayaliniz var mı? Çocuklarla aranız nasıldır?
Çocukları çok seviyorum. Bir gün tabii ki anne olmak isterim.